16 Ocak 2012 Pazartesi

2012 2. Hafta Sonuclari

Bu hafta planladigimdan azini da izlemis olsam guzel filmlerle kapattim. Burada da boyle film elestirmeni havasinda yazmak istemiyorum aslinda,zira cok uzagim boyle seylere. Izledim yazayim, begendim begenmedim yazayim,okuyan olursa ne ala.Belki merak eder izlersiniz,begenirsiniz. (yazar burada kendi kendine konusmaya devam ediyor) Neyse, ilk film , NY gosterimini MoMa'da yapan Gise Memuru/Toll Booth idi. Yonetmeni Tolga Karacelik ile de tanisma sansimiz oldu. Filmin yalniz bir adami,cok da eglenceli bir sekilde anlattigini dusunuyorum. Bolca odul almis ve sanirim Amerikalilarin da begenisini kazandi. Gelenler cok begenmis gibilerdi en azindan.Umarim oyledir ve umarim yonetmenden daha cok filmler izleriz.
Digeri de zamaninda nasil olduysa atlayip izlemeyerek cok sey kacirdigimiz bir baska Turk filmi, Calgi Cengi. Inanilmaz eglendik, karnimiza agrilar girdi. Ozellikle hastasi oldugumuz Murat Cemcir'e biraz daha hasta olduk!
Filmler bu kadar eglenceli giderken biraz ic karartmadan olmazdi degil mi? Melancholia her acidan cok basarili bir film evet,ustelik bircok elestirmen tarafindan yilin filmi olarak bile gosteriliyor. Fakat soguk ve karanlik bu kis gunlerinden mi, yoksa hali hazirda bunalmis benden mi kaynaklaniyor bilmiyorum, biraz zor oldu bitirmek. Munasip bir vakitte tekrar izlemeyi dusunuyorum.
TV'ye gelince bir suredir izlemekte oldugumuz diziler tatilden donmeye basladilar birer birer (fringe,grey's anatomy vs.). Gecen hafta sozunu ettigim Sherlock Holmes ise 3. ve epik bir final bolumuyle bu sezonu da kapatti. Bu arada tr'de de Son isimli yeni bir dizi basladi. Tamamen Berkun Oya'ya olan hayranligimdan izlemeye basladim ve ne kadar hakli oldugumu bir kez daha anladim. Kesinlikle farkli bir is olmus. 2 dakika sonrasini tahmin edemedigimiz bir turk dizisi uzun suredir duymamis,gormemistik. Biraz sonra 2. bolumunu de izleyecegim. Yanlis okumadiysam 25 bolumle de bitireceklermis. Sanirim son zamanlarda turk kanallarinin gordugu en iyi islerden biri olacak.
Bir de Golden globe izledik bu hafta tabii. Henuz izlememis olsam da homeland'in bu kadar odul almasina icten ice biraz gicik oldum. Listede hala izlenmemis duran The Artist'i ise ilk siralara yazdim. Bir de malum mevzu var, Meltem Cumbul! Biz baya torunu okul gosterisine cikmis nine-dede seklinde amaan bizim kiz cikti diyerekten izledik. Ne vesileyle olursa olsun hos bir durum. Yalniz anlamadigimiz bir nokta var. Guzel oldu ciktin,mesajini da verdin de ne ettin guzel kizim? Odul sunmadin, odul sunacaklari da sunmadin,ve simdi reklamlar bile demedin? Gercekten bilen ,anlayan varsa beni de aydinlatsin isterim. Meraktayim.
Son olarak , bu hafta bolca Can Bonomo dinledim. Simdiye kadar shuffleda denk geldikce dinledigim parcalari simdi arka arkaya dinliyorum. Eurovision bahane, Can Bonomo'nun daha cok taninmasi sahane oldu. Kimligi ile ilgili fazlasiyla cirkin haberlere,yorumlara ise hic girmeyeyim en iyisi. Seviyoruz kendisini.
Bir de zaman zaman haftanin yemegini de recetesiyle yazip burayi iyice saatli maarif takvimine cevireyim diyorum. Haydi hayirli haftalar!

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder